22 Ağustos 2012 Çarşamba

ORHAN SEYFİ ORHON'UN "BÜTÜN ŞİİRLERİ" (EVEREST YAYINLARI) KİTABINA BİR ÎTİRÂZ

  
       Bugün (22 Ağustos 2012), Orhan Seyfi Orhon'un 40. vefât yıldönümü... Doğum ve ölüm yıldönümleri, bir sanatçıyı anmak ve anımsatmak için, iyi fırsatlardır bana göre. Facebook sayfamda, yazarlarımızı, bu özel günlerde anmaya çalışıyorum. (Bugün, Turgut Uyar'ın da vefât yıldönümü aynı zamanda.) Orhan Seyfi Orhon'u, sevdiğim bir şiiri olan "Annemle Hasbihâl"iyle yâd etmek istedim. Kitaplığımın şiir bölümünden, Everest Yayınları'nın, ilk baskısını 2007'de yaptığı "Orhan Seyfi Orhon-Bütün Şiirleri" kitabını alıp, ilgili şiiri buldum. (Bendeki nüshâ, Eylül 2008'de yapılan 3. baskısı. "Annemle Hasbihâl" şiiri, bu baskının 75 ve 76. sayfalarında.) Şiirin sondan bir önceki dörtlüğünü okurken, bir tuhaflık olduğunu sezdim: Daha önce okuduklarıma benzemiyordu. Maalesef, Orhan Seyfi Orhon'un kitaplarından herhangi birinin ilk basım(lar)ı kitaplığımda olmadığı için, karşılaştırma yapamadım. Onun yerine, pek güvenmesem de, intermete başvurdum. Birkaç meşhûr şiir sitesinde "Annemle Hasbihâl"i buldum ve hissettiğim o tuhaflığın ne olduğunu gördüm: Bu kitapta, şiirin orijinalinde olan (ya da olduğunu sandığım; ama herhâlde o şiir siteleri şiire fazladan bir dörtlük eklemeyeceklerdir?) bir kıtanın olmadığını gördüm. Bu yanlışın nedeni, editoryal dikkatsizlik midir, yoksa eski kitaplardaki hatânın tekrârı mıdır, bilmiyorum; ama ikincisi de, birincisine (editoryal dikkatsizliğe) girer sanırım?

     "Annemle Hasbihâl" şiirinin orijinali şu:

Anne, zannetme ki günler geçti de
Değişti evvelki hissim gitgide!
Bir hırçın çocuğum, değişmez huyum;
Seneler geçse de ben yine buyum!
Senden umuyorum tesellî yine!
Bugün şefkatine, muhabbetine
Zanneder misin ki yok ihtiyâcım?
Belki eskisinden daha muhtâcım!
Dünyanın tükenmez kederlerinden
Kalbim kırılsa da böyle derinden,
Hayâtım büsbütün ye'se kapılmaz.
Tesellî bulurum içimde biraz
O derin sevgini hatırlarım da!
Her gece hıçkıran dudaklarımda
Hasretle anılan senin adın var.
Anne, hayâtımda bir tek kadın var;
Beni aldatmadı, sevdi dâimâ!
Gittikçe rûhumu saran bu hummâ
Başka sevgilerden yâdigâr, anne!
Sevmeyen sevenden bahtiyâr, anne!

Sorma ki: başımdan çok şey geçti mi?
Ah, eğer anlatsam sergüzeştimi!
Nasıl terk edildim, nasıl atıldım;
Anne aldatıldım, ah aldatıldım,
Belki her zamandan fazla severken.
Bir lâhza bahtiyar olayım derken,
Bilmezsin kaç gece böyle ağladım!
Şimdi tecrübem var, artık anladım:
Aşk, o bir masalmış, yalanmış meğer!
Seven bir kalp için sığınılacak yer
Yalnız o kucakmış, yalnız o dizmiş.
İnsanlar ne kadar merhametsizmiş.
     Everest Yayınları'nın yayımladığı kitapta, "Sorma ki: başımdan çok şey geçti mi? / Ah, eğer anlatsam sergüzeştimi!" dizelerinden sonra, olması gereken "Nasıl terk edildim, nasıl atıldım; / Anne aldatıldım, ah aldatıldım, / Belki her zamandan fazla severken. / Bir lâhza bahtiyar olayım derken," dörtlüğü atlanıp, diğer mısrâlara geçilmiş.

     Dediğim gibi, bu yanlışlığın nereden kaynaklandığını bilmiyorum ama benim gibi bir okur bile bu garâbeti fark edebiliyorsa, kitabı yayıma hazırlayanların daha dikkatli olması gerekirdi, diye düşünüyorum.